MAKALELERİMİZ

Ülke olarak her anlamda çok zor günler yaşamaktayız. Duygu durumumuz sanki ülkece değişken, depresif ve kaygılı bir hale dönüştü, genel olarak enerjimiz azaldı. Duygu durumumuza destek olmak için deprem bölgesine yapılan yardım organizasyonlarına elimizden geldiğince destek olmak, sosyal medyadan bir süre uzak durmak önemli. Bunun yanında ruh, zihin, beden ve çevre arasındaki dengeyi düzenlemek için kaliteli uyku, egzersiz ve meditasyon yapmak da ihmal edilmemeli. Tüm bunlara ek olarak tabi ki bitkisel olarak kullanabileceğimiz birtakım destekler de var.

Ben bugün size kısaca bu desteklerden bahsetmek istiyorum.

İleri glikasyon, Maillard tarafından 1912 yılında ilk kez tanımlanmış bir reaksiyondur. ‘Kahverengileşme Reaksiyonu’ veya ‘Kabuklaşma Reaksiyonu’ olarak da bilinen bu reaksiyon sonucunda ortaya çıkan ‘İleri Glikasyon Ürünleri’ (AGE: Advanced Glycation End Products), vücudumuzda bulunan proteinlerin, yağların ve nükleik asitlerin şekere maruz kalmasıyla ortaya çıkan bileşiklerdir.

Günlük alışkanlıklarımızı sağlığımızı olumlu yönde etkileyecek şekilde nasıl düzenleyeceğimizi düşünmeli ve ona göre adımlar atmalıyız.

BDNF beyin dahil tüm sinir sisteminde, sinir hücrelerinin büyümesinde, olgunlaşmasında, farklılaşmasında rol alan ve bir uyarının sinir sisteminde iletimi sırasında kullanılan ara bağlantılarda da (sinapslarda) onarımı sağlayan bir proteindir.

Fibromyalji, klinik olarak tanı konulan yaygın gezici ağrı, beyin sisi, sindirim ve uyku problemleri, artmış anksiyete ile seyreden bir hastalıktır. Tanı kriterleri ve tedavisi ile ilgili maalesef tam olarak netlik bulunmamaktadır. Buradan fibromyaljinin tek bir nedenden değilde aslında pek çok nedenle ortaya çıktığı sonucuna da varabiliriz. Tabi ki tedavide de bu nedenle çok yönlü olarak hayat tarzı değişikliği, beslenme düzenlemesi, düzenli egzersiz ve gerekli durumlarda psikolojik destek de planlanmalıdır.

Detoksifikasyon, vücudumuzun fonksiyonları olumsuz yönde etkileyen dışarıdan aldığımız gıdaları, katkı maddelerini, ağır metalleri, toksinleri yada vücudumuzda var olan mikroorganizmalar ve gerçekleşen metabolizmalar ile ortaya çıkan toksinleri uzaklaştırma işidir.

Sağlığınızda birşeylerin yolunda gitmediğini görüyorsanız, bunun birçok sebebi olabileceğini unutmayın.

Mide koruyucu olarak geçen antiasidler ve proton pompa inhibitörleri kontrolsüzce uzun süre kullanıldığında pek çok soruna neden olabilmektedirler. Bu sorunlara neden olan mekanizmalara kısaca bakacak olursak:

İnflamasyon; dokuların oluşan herhangi bir hasara karşı vücudumuzun verdiği iyileşme yanıtının bir parçası olarak tanımlanmaktadır.

Sirkadiyen Ritim, vücudumuzun biyolojik saatidir. Sirkadiyen ritim; kan basıncımız, vücut ısımız, kalp hızımız, melatonin, büyüme hormonlarımız, kortizol seviyemiz gibi değerlerimizin düzeninden sorumludur.

İnsanoğlunun hayatta kalması için gerekli olan stres yanıtı maalesef günümüzde bizi yavaş yavaş hastalandıran bir faktör haline geldi. Sürekli ve abartılı verilen stres yanıtı ile ortaya çıkan problemler kişiden kişiye değişmekle beraber genel halsizlik, tükenmişlik hissi, uykusuzluk, odaklanma sorunları, anksiyete, kaygı ve hafıza problemleri olarak izlenebiliyor.

ALA, sistein ve oktanoik asitten vücudumuzda sentezlenebilen kısa zincirli bir yağ asididir. Tioktik asit, lipoat, tioktan olarak da adlandırılmaktadır. İlk defa 1950’li yıllarda sığır karaciğerinden, sonra da patatesten elde edilmiştir. Alfalipoik asit hayvansal gıdalarda özellikle de karaciğer, böbrek, kalp gibi iç organ etlerinde bitkisel gıdalara göre daha çok miktarda bulunmaktadır. Bitkisel olarak da kükürtten zengin brokoli, ıspanak, domates, pancar, havuç, bezelye, patates ALA içerir.

Kahve, belki de dünyanın en sevilen ve en çok tüketilen içeceklerinden biri olarak kabul edilebilir.